Ingilizce Notlar
Sayfa içeriği : İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler ve Türkçe anlamları, İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler , İngilizce gülümsemek, smile
Bu sayfada İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler ve Türkçelerini bulabilirsiniz. Ayrıca, bu İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler serisinden beğendiklerinizi isterseniz Twitter, Facebook,Instagram ya da Tumblr gibi sosyal platformlarda paylaşabilirsiniz. Umarım, bu yazıdaki İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler sizler için faydalı olur.
İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler ve Türkçe anlamları
“Laughter is the shortest distance between two people.”
“İki insan arasındaki en kısa mesafe gülümsemedir.”
– Victor Borge –
“Smile like you’ve never cried, fight like you’ve never lost, love like you’ve never been hurt, and live like you’ll die tomorrow.”
“Hiç ağlamamış gibi gülümse, hiç kaybetmemiş gibi savaş, hiç incinmemiş gibi sev, ve yarın ölecekmiş gibi yaşa.”
– Unknown –
“Keep smiling because life is a beautiful thing and there’s so much to smile about.”
“Gülümsemeye devam et, çünkü hayat güzel bir şey ve gülümseyecek çok şey var.”
“She may not be the most popular, or prettiest, but if you love her and she makes you smile, what else matters?”
“O en popüler ya da en güzel kız olmayabilir. Ama onu seviyorsan ve o da seni gülümsetiyorsa, başka neyin önemi var ki!”
– Bob Marley –
“Never underestimate the importance of having a person in your life who can always make you smile.”
“Hayatınızda her zaman sizi güldürebilen bir insanın olmasının önemini asla hafife almayın.”
“Every day is a new beginning. Take a deep breath, smile, and start again.”
“Her gün yeni bir başlangıçtır. Derin bir nefes al, gülümse ve tekrar başla.”
“A day without laughter is a day wasted.”
“Kahkahasız geçen bir gün, ziyan edilmiş bir gündür.”
– Charlie Chaplin –
Making one-person smile can change the world. Maybe not the whole world but their world.”
“Bir insanı gülümsetmek dünyayı değiştirebilir. Belki tüm dünyayı değil, ama onun dünyasını.”
“You are never fully dressed without a smile on your face.”
“Yüzünde bir gülümseme olmadan asla tam olarak giyinmiş sayılmazsın.”
“The world is like a mirror; frown at it, and it frowns at you. Smile and it smiles, too.”
“Dünya bir ayna gibidir. Siz ona kaşlarınızı çatın, o da size kaşlarını çatar. Siz ona gülümseyin, o da size gülümser.”
– Herbert Samuels –
“Change the world with your smile but, don’t let the world change your smile.”
“Dünyayı gülüşünle değiştir ama dünyanın gülüşünü değiştirmesine izin verme.”
“Peace begins with a smile.”
“Huzur bir gulumsemeyle baslar.”
– Mother Teresa –
“I was smiling yesterday, I am smiling today, and I will smile tomorrow. Simply because life is too short to cry for anything.”
“Dün gülümsüyordum, bugün gülümsüyorum ve yarında gülümseyeceğim. Çünkü hayat hiçbir şey için ağlanmayacak kadar kısa.”
– Santosh Kalwar –
“Never regret anything that made you smile.”
“Seni güldüren hiçbir şeyden asla pişman olma. “
– Mark Twain –
“A smile is the most beautiful curve on a woman’s body.”
“Bir gülümseme, bir kadının vücudundaki en güzel kıvrımdır.”
“The mirror is my best friend because when I cry it never laughs.”
“Ayna benim en iyi dostumdur çünkü ben ağlarken o asla gülmez.”
– Charlie Chaplin –
“Smile. It instantly lifts the face, and it just lights up the room.”
“Gülümseme. Yüzü anında yukarı kaldırır ve odayı aydınlatır.”
– Christie Brinkley –
“There is nothing more precious than laughter”
“Gülmekten daha değerli hiçbir şey yok”
– Frida Kahlo –
“Nothing you wear is more important than your smile.”
“Taktığın /giydiğin hiçbir şey senin gülüşünden daha önemli değildir.”
– Connie Stevens –
“There is always a reason to smile. Find it.”
“Her zaman gülümsemek için bir sebep vardır. Onu bulunuz.”
“I think that anybody that smiles automatically looks better.”
“Gülümseyen herkesin otomatik olarak daha iyi göründüğünü düşünüyorum.”
– Diane Lane –
Today, give a stranger one of your smiles. It might be the only sunshine he sees all day.”
“Bugün, tanımadığın birine bir gülücük ver. Belkide, bütün gün gördüğü tek güneş ışığı o olabilir.”
“Love starts with a smile, grows with a kiss, and ends with a teardrop.”
“Aşk bir gülümsemeyle başlar, bir öpücükle büyür ve bir göz yaşıyla son bulur.
– Augustine of Hippo –
“Share your smile with the world. It’s a symbol of friendship and peace.”
“Gülümsemenizi dünyayla paylaşın. Bu bir dostluk ve barış sembolüdür.”
– Christie Brinkley –
“Smile, it’s free therapy.”
“Gülümse, bedava terapidir.”
– Douglas Horton –
“When I saw you I fell in love, and you smiled because you knew.”
“Seni gördüğümde aşık oldum ve sen gülümsedin. Çünkü biliyordun.”
– William Shakespeare –
“Let us always meet each other with smile, for the smile is the beginning of love.”
Birbirimizle daima gülümseyerek buluşalım; çünkü gülümseme sevginin başlangıcıdır.”
– Mother Teresa –
“Stop crying over yesterday and start smiling about tomorrow.”
“Dün için ağlamayı bırak ve yarın için gülümsemeye başla.”
“If you can make a woman laugh, you can make her do anything.”
“Eğer bir kadını güldürebiliyorsan, ona herşeyi yaptırabilirsin.”
– Marilyn Monroe –
“Smile, it is a key that fits the lock of everybody’s heart.”
“Gülümse, herkesin kalbinin kilidine uyan bir anahtardır.”
– Anthony J. D’Angelo –
“If you want to make God smile, tell him your plans.”
“Tanrıyı güldürmek istiyorsan ona planlarından bahset.”
– Woody Allen –
İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler yazımızın sonuna geldik. Bu İngilizce gülümsemek ile ilgili sözler serisine zaman zaman yenilerini ekleyerek günceleyeceğiz. sevgiyle kalın.
